Pontos’un önemli liman kenti Giresun, Cumhuriyet dönemiyle birlikte birçok değişikliğe uğradı. Geçmişte, şehri canlandıran Rum nüfusunun varlığı, mimari yapıları ve sosyal dinamikleriyle Giresun'un tarihi dokusunu oluşturuyordu. Ancak, yaşanan toplumsal travmalar ve zorunlu göçler, bu zengin mirası büyük ölçüde yok etti.
1880’lerin sonlarına doğru Giresun’u ziyaret eden araştırmacılar, o dönemde şehir merkezinin nüfusunun büyük bir kısmının Rumlardan oluştuğunu belirtmişlerdir. Bu dönem Rumlar, ticaret ve zanaat alanlarında kenti geliştirirken, kültürel yapının da güçlenmesine katkı sağladı. Kentin modernleşmesinde önemli bir rol oynayan Kaptan Yorgi, 1885-1904 yılları arasında belediye başkanlığı yaparak Giresun’u dönemin ihtiyaçlarına uygun bir şekilde yeniden şekillendirdi.
Kaptan Yorgi, altyapı projelerine önem vererek yollar, su sistemleri ve kamu binaları inşa etti. Bu çalışmalar, Giresun’un estetik yapısını geliştirirken, sosyal yaşamı da canlandırdı. Dönemin Salname’lerinde, şehirde gerçekleştirilen imar faaliyetleri ve kentin modernizasyonu övgüyle anıldı. Kaptan Yorgi'nin yaptığı binalar arasında, günümüzde Giresun Üniversitesi Rektörlüğü olarak kullanılan eski hükûmet konağı da bulunmaktadır.
Ancak 1923 sonrası dönemde yaşanan mübadele ile birlikte Giresun’daki Rum izleri silinmeye başladı. Mimaride, sosyal yaşamda önemli değişiklikler yaşandı; eski yapılar yerini modern yapılaşmaya bıraktı. Kaptan Yorgi’nin bıraktığı mirasın, özellikle Giresun’un gelişimine olan katkıları, bugün bile bazı yapılar sayesinde hissedilmektedir. Yorgi’nin hayatını kaybetmesinin ardından göç ve katliamlar, Giresun’un demografik yapısını tamamen değiştirdi.
Kaptan Yorgi’nin yaşamı boyunca gerçekleştirdiği çalışmalar, dönemin toplumsal yapısına ve mimari mirasına olan katkılarıyla Giresun için unutulmaz bir isim olarak tarihe geçti.